TÜM KÖY SEN’DEN ACİL DESTEK ÇAĞRISI
Malatya’da Mart ayı sonlarında ve 8-9 Mayıs tarihlerinde yaşanan don ve rüzgâr olaylarından dolayı Kayısıda yaşanan ürün kayıpları ile ilgili Tüm Üretici Köylüler Sendikası ( TÜM KÖY-SEN ) Ali Gürel konuyla ilgili yazılı açıklamada bulundu ÜRETİCİLERİN UMUTLARI YİNE BAŞKA BAHARA KALDI “ Malatya’da üreticilerin umutları yine tükendi. İlimiz genelinde tarım üreticilerinin tek geçim kaynağı durumunda olan Kayısı yaşanan doğa olayları nedeniyle birçok bölgede ciddi zarara uğradı. Daha önce sıfırın altında 6-7 derecelerin yaşandığı günlerde çiçekleri açmış olan bölgelerde ciddi ürün kayıpları yaşanmıştı. Şimdi ise zaman zaman saatte 90 Kilometreyi bulan rüzgârın etkisiyle özellikle kuzey batı ilçelerimiz Hekimhan, Darende, Kuluncak ve Akçadağ’ın yüksek kesimlerinde ciddi don etkisiyle köylünün deyimiyle “yemeye dahi” kayısı kalmamıştır. Yakın geçmişte ilimizde üreticiler yalnız Kayısıya bağımlı değillerdi. Pancar, Tütün başta olmak üzere hububat ve yem bitkilerinin tamamını üretiyorlardı. Ülkemizde Ulusal bir tarım politikasının olmamasından dolayı zamanla Kayısı dışındaki birçok ürünün üretiminin yasaklanması, geri kalan ürünlerinin de gerek girdilerdeki fahiş artışlar, gerekse pazarlamada Hükümetlerin tarımsal ithalat uygulamalarına karşı direnememesi karşılığında üretemez duruma gelmiş ve yalnızca Kayısıya bağımlı hale gelmişlerdir” dedi. KAYISI OLMAZSA HAYAT DURUYOR Malatya’da Üreticilerin tek geçim kaynağının Kayısı olduğuna dikkat çeken Gürel şöyle devam etti. “ Yalnızca Kayısıya umut bağlayan üreticiler bütün bir yıllık giderlerini Kayısıda gelecek olan gelir ile karşılamanın hesap kitabının içerisindedir. Oğlunun- Kızının düğününü, öğrencisinin okul masraflarını, yiyecek içecek masraflarını, sağlık giderlerini kısaca bütün yaşamsal ihtiyaçlarını yalnızca Kayısıda gelecek olan gelire göre düzenler. Bunlara ek olarak Kayısının bütün giderlerini, ilaç, gübre, mazot, bahçe bakımı gibi mutlak giderlerini de Kayısıda gelecek olan gelir üzerine borçlanarak yapmaktadır. Ayrıca bankalara, Tarım Kredi Kooperatiflerine Birliklere olan borçlarını da yine Kayısıda gelecek olan gelir ile kapatmanın hesaplarını yapmaktadır. Hal böyle olunca farklı tarihlerde Malatya genelinde yaşanan don ve rüzgâr felaketi ile Kayısıda ciddi rekolte kaybı yaşanmıştır. Bu da üretici için daha fazla borç, daha fazla yoksulluk, daha fazla batak, daha fazla çaresizlik anlamına gelmektedir. Bir başka deyimle üreticinin umutları yine başka bahara kalmıştır” diye devam eden Gürel, ürün olsun olmasın Kayısı bakımında masraflarda kısma şansının olmadığını vurgulayarak şöyle devam etti. OLMAYAN HER ÜRÜN DAHA FAZLA YOKSULLUK DEMEKTİR “ Şunu unutmamak gerekir ki, Kayısının dalında ürün olmasa bile, masrafları devam etmektedir. Yine ilaçlaması yapılacak, yine gübresini atacak, yine bahçe bakımını yapılacaktır. Yani üretebilmek için hiçbir masrafı göz ardı etme şansı yoktur. Bu da borç üzerine borç, icra üzerine icra, batak üzerine batak anlamına gelmektedir. Kayısıdan başka geliri olmayan üreticilerin içerisine düştüğü durum içler acısıdır ve gelecekle ilgili umutları gittikçe tükenmektedir. Malatya’ya ve ülke ekonomisine milyon dolarlarla ciddi girdi sağlayan Kayısı üreticilerinin içinde bulunduğu durum bu güne kadar görmezden gelinmiş, göz ardı edilerek üretici kendi kaderiyle baş başa bırakılmıştır. Ancak bu böyle gitmez, gitmemelidir” ÜRETİCİLER GÖZ ARDI EDİLMEMELİ, MUTLAKA DESTEKLENMELİDİR Üreticilerin mutlaka desteklenmesi gerektiğini söyleyen Gürel, “ Üreticilerin ürün kaybından dolayı yaşadığı zararlar devlet tarafından karşılanmalı, bankalara, birliklere, Kooperatiflere olan borçları faizsiz olarak yeniden yapılandırılmalıdır. Ürün kaybı yaşanan bölgeler acilen afet kapsamına alınmalıdır” diyerek üretim desteklenmezse ülke ekonomisine milyonlarca dolar katkı sağlayan Kayısının üretiminin mümkün olmayacağını söyledi.
Henüz Yorum yok